Prostat Hastalıkları Tedavi Yöntemleri

Prostat hastalıkları genel olarak farmakolojik veya cerrahi yöntemlerle çözüme kavuşturulan hastalıklar grubunda yer almaktadır.

Bu tedavi yöntemleri genelde antibiyotikleri, ağrı kesicileri içermektedir. Bazı prostat kanserleri de prostatın alınmasıyla veya sorunlu bölgenin operasyonuyla birlikte oluşan cerrahi müdahaleleri içermektedir. Her iki yöntemde de genellikle çözüme kavuşabilen prostatın geçmişten günümüze kullanılan bazı bitkisel yöntemlerle de gerilediği görülmüştür.

Literatürde yer almamakla birlikte kullanıcı ve uygulayıcıların ifadelerine göre prostat hastalıkları tablosunda gerilemeye sebep olan bazı bitki türlerinin olduğu söylenmektedir.

Bitkisel tedavi yöntemleri başlı başına hastalığın çözümü olmamakla birlikte bazı belirtilerin gerilemesine yardımcı olabilmektedir. Ancak bu bitkilerin kullanımının dozajı doğru şekilde belirlenerek asıl tedaviye destek niteliği taşır şekilde kullanımı sağlanmalıdır.

Bitkisel yöntemler fazla ve abartılı şekilde uygulandığı durumlarda farklı başka bazı hastalıkların ortaya çıkmasına sebep olabilmektedir. Bu nedenle mutlaka herhangi bir prostat sorunu meydana geldiğinde bir uzmana başvurmak gerekmektedir. Bunun yanında da zarar vermeyeceği kanıtlanmış bitkisel tedaviler destek niteliğinde uygulanabilir.

Prostatın Bitkisel Tedavi Yöntemleri

Prostat hastalıkları tablosunda gerilemeye fayda sağlayan bazı bitkiler şu şekilde sıralanmaktadır:

• Brokoli; yaklaşık 2 litre suyun içerisinde haşlanarak bu su günün 3 vaktine bölünerek içilir. Haşlanmış brokoli suyu prostat hastalıklarının gerilemesine etki ederek ani semptomların giderilmesinde fayda sağlar.
• Cüce Palmiye; genel olarak idrar azaltıcı ilaçlarında etken maddesi olarak bilinmektedir. Sık ve fazla miktarda idrar yapmaya sebep olan prostat hastalıklarının bu belirtisinin gerilemesinde oldukça etkilidir.
• Prostat çayı tarifi; at kestanesi, ayrık otu, ökse otu, maydanoz ve ısırgan otu 1 litre suya katılarak çay gibi demlenir. Günde 2 bardak olarak tüketilen bu çay ile birlikte sık ve ağrılı idrara çıkma belirtilerinde gerileme görülmektedir.
• Nar; erkek üreme sağlığında oldukça faydalı olan bir besindir. Aynı zamanda prostat kanserinin önlenmesinde etkili olan besinler arasında yer almaktadır.
• Domates; araştırmalara göre sıklıkla domates tüketen erkeklerin prostat hastalıklarına daha az yakalandığı tespit edilmiştir.

Prostat Hastalıkları Tanı Yöntemleri Nelerdir?

Prostat hastalıkları yaşlanma ile birlikte ortaya çıkan hastalıklardan oluşmaktadır. Tanı koymada kullanılan bir numaralı yöntem prostat muayenesidir. Şüpheli bir durumla karşılaşıldığında da Prostat Spesifik Antijen testi uygulanmaktadır. Bunun dışında idrar analizi, radyolojik görüntülemeler, biyopsi ile tanı konmaktadır.

Tanı konan hastalığa yönelik spesifik tedavi doktorlar tarafından belirlenerek derhal başlatılmaktadır. Enfeksiyona bağlı belirtiler ortaya çıktıysa uygun antibiyotik ve ağrı kesiciler tedavi planına eklenerek hastaya verilmektedir.

Enfeksiyon dışı kansere bağlı belirtiler ortaya çıktığı durumlarda da tanı ve tetkik işlemleri detaylandırılarak kanserin evresini belirlemek için tanı işlemleri sürdürülür. Tespit edildiği durumda da evreye uygun kemoterapi, radyoterapi gibi tedaviler planlanarak bir an önce başlanır.

Prostat hastalıkları aksatılmadan tedavi edilmesi gereken bir hastalık grubudur. Hastalıkların ortaya çıkmaması için öncesinde sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz yapmaya dikkat edilmelidir. Bunun dışında da yazımızın yukarısında yer verdiğimiz bazı bitkisel çözümleri önlem almak adına düzenli olarak tüketerek hastalıkların ortaya çıkması engellenebilir ve hastalık gidişatının ilerlemesi yavaşlatılabilir.

Aynı zamanda su tüketimi ve zamanlaması prostat hastalıklarının seyrinde oldukça önemli bir yere sahiptir. Yeterli su tüketiminin sağlanması oldukça önemliyken suyun doğru saatlerde tüketilmesi de çok önemlidir. Gece yatmadan önceki son iki-üç saat içerisinde su tüketimi sonlandırılmalıdır. Bunun sebebi geceleri artan idrara çıkma sayısını kontrol altına alarak hasta bireyin belirti ve şikayetlerinin en aza indirgenmesini sağlamaktır. Yanlış saatlerde tüketilecek olan su belirtilerin artmasını sağlayarak hasta bireyin konfor düzeninin düşmesine sebep olacaktır.